Rafet ÇAĞLAR
Rafet ÇAĞLAR
Yazmak
  • Şehir:
    İstanbul | Ankara
  • Mobil:
    0552 224 55 00

1 Aralık 2025

14:18

Rafet ÇAĞLAR

Bazen kapılar geç açılır, yollar geç aydınlanır; bu seni yormak için değil, hazırlanman içindir. Çünkü her nasip, vaktinde güzeldir. Ve bil ki; gecikti sandığın her şey, aslında kalbine en doğru zamanda gelmek için yoldadır.

Bazı duaların cevabı hemen gelmez; bu, duyulmadıkları için değil, sen olgunlaşmadan sana zarar vermesin diyedir. Sabırla bekle ki, nasibin geldiğinde hem kalbin hem yolun hazır olsun.

Başına gelen her şeyi çözmek zorunda değilsin; bazen sadece tevekkül edip sağlam durman yeter. Çünkü Rabbine güvenen, hiçbir zaman bütünüyle çaresiz bırakılmaz.

Gecenin en karanlık anında bile, ufukta hazırlanan bir sabah vardır. Dertlerinin ağırlığı değil, umutlarının direnci belirler yürüyüşünü.

Her daralma, fark etmediğin bir kapıya yönelmen için verilen işarettir. Kapıyı çalmak senin, açmak Rabbin işidir; ama çalmadığın kapının ardındaki rahmeti de bilemezsin.

Kalbine ağır gelen imtihanlar, seni küçültmek için değil, içindeki gücü ortaya çıkarmak içindir. Biraz daha sabret; hoyrat görünen rüzgârlar, kökleri sağlamlaştırır.

Gecikmiş zannettiğin nice hayır vardır ki, erken gelseydi seni eksik yakalayacaktı. Zamanı Rabbine bırak, gayreti kendine ayır; çünkü emek senden, bereket O’ndandır.

Bazen dua ettiklerin değil, duada olduğun hâl kabul olur. Dileğin değişmese de sen değişirsin; işte asıl nimet, kalbinin dönüşümüdür.

Yük sandığın şeylerin bir kısmı, aslında senden alınmasın diye sıkıca tutunduğun geçici bağlardır. Bırakman gerekeni bırak ki, yerine gelecek rahmete yer açılsın.

Yolunu kaybettim sandığın anlarda, aslında yönünü yeniden seçme fırsatın doğar. Her yanlış adım, tövbe ile birleştiğinde, seni daha sağlam bir doğruya taşır.

Kalbini kıran olaylar değil, o olaylar karşısındaki tercihlerindir. Öfkeyi değil merhameti seçtiğinde, kaybettiğini düşündüğün yerde bile kazanırsın.

Umudunu insanların eline bırakırsan, sözleriyle yıkılır, susuşlarıyla da incinirsin. Umudunu Rabbine emanet ettiğinde ise, ne bir söz eksiltir ne bir sessizlik çoğaltır.

Kimi günler güçlü olman değil, sadece dağılmaman beklenir senden. O günlerde bile terk edilmediğini bil; çünkü en sessiz anlarında bile Rabbin sana şah damarından daha yakındır.

Koşarak istediğin pek çok şey, yürüyerek geldiğinde daha hayırlı olabilir. Hızın değil, yönün doğrudur önemli olan; zira yanlış yöne hızlı gitmek, sadece kaybı büyütür.

Affetmek, haksızlığı onaylamak değildir; kalbini kin zincirinden kurtarmaktır. Affedince sen hafiflersin, yükü ise adalete bırakmış olursun.

Her gün, sana emanet edilen yeni bir sayfa gibidir. Dün yaptığın hataları, bugün pişmanlık ve gayretle doldurursan, yarına taşıdığın şey umut olur, yük değil.

Küçük görülen iyilikleri erteleyerek, büyük fırsatları da kaçırırsın. Bazen bir gülümseme, bir selam, bir gönül alma; senden önce cennete varan amelin olabilir.

Kalbini karartan şey çoğu zaman sorunların değil, şükretmeyi ihmal ettiğin nimetlerindir. Eksik olanlara değil, var olanlara bakmayı öğrendiğinde, yükün hafifler, nefesin genişler.

Kırıldığın yerde tamamen kopmak zorunda değilsin; bazen sadece mesafeyi ve duayı artırmak yeter. İnsanlardan adalet, Rabbinden ise rahmet beklemek kalbi dengede tutar.

Planların bozulduğunda, hayatın da bozuldu sanabilirsin. Oysa belki de sadece senin planın bozulmuş, senin için daha hayırlı olan ilahî plan devreye girmiştir.

Karanlığa bakınca korku, göğe bakınca ümit görürsün. Nereye baktığın, içinden geçtiğin dönemi değil, o dönemi nasıl taşıyacağını değiştirir. Bu yüzden gözünü karanlığa değil, karanlığı yarıp doğan aydınlığa çevir.

Sözler içinde yayınlandı.
© 2025 Rafet ÇAĞLAR
Email: posta@rafetcaglar.com.tr
Bana yazın

    * I promise the confidentiality of your personal information