O gün okulda öğretmenleri bir soru sordu:
“Eğer siz bir ağaç olsaydınız, hangi ağaç olmak isterdiniz ve neden?”
Sınıfta herkes parmak kaldırdı.
— Elma ağacı!
— Palmiye!
— Söğüt ağacı çünkü hüzünlü!
Mergen sadece bekledi.
İçinden geçen çok şey vardı ama ne söyleyeceğini bilmiyordu.
Sanki kelimeler yerlerine oturmuyordu.
Öğretmen göz ucuyla baktı.
— Mergen, sen bir şey söylemek ister misin?
Mergen başını salladı.
— Sanırım biraz düşünmeliyim...
Bazı arkadaşları fısıldaştı:
— Cevap veremedi…
— Hâlâ karar verememiş!
O gün Mergen sessiz kaldığı için kendini eksik hissetti.
Eve geldiğinde başı ağrıyordu.
Yalnız kalmak istedi ama kafasındaki sesler hiç susmuyordu.
Gece yıldızlara baktı.
Ve gözleri yavaşça kapandı…
Bir anda kendini yemyeşil bir ormanda buldu.
Ama bu orman çok farklıydı.
Kuşlar ötüyordu ama hiç ses çıkmıyordu.
Rüzgar esiyordu ama yapraklar sessizce kıpırdıyordu.
Ve tam karşısında Bilge Baba belirdi.
— Hoş geldin Sessiz Düşünceler Ormanı’na, dedi.
— Burada her şey düşünerek hareket eder.
— Burada konuşmak yasak mı? diye sordu Mergen.
— Hayır, ama önce dinlemek gerekir… sonra sessizce düşünmek… ve en son konuşmak.
Mergen ormanın derinliklerine yürüdü.
Ağaçların üstünde sorular asılıydı.
Birinde şunlar yazıyordu:
“Her sorunun cevabı hemen bulunmalı mıdır?”
Bir diğerinde:
“Sessizlik gerçekten boşluk mudur, yoksa dolu bir alan mıdır?”
Mergen oturdu, gözlerini kapattı.
İlk kez düşünmek için zamana sahipti.
Ve bu güzel bir şeydi.
O an aklına geldi:
— Ben bir ağaç olsaydım, çınar olmak isterdim.
— Çünkü hem güçlüdür, hem gölge verir, hem de sabırla büyür.
Bilge Baba yaklaştı.
— Sessizlik, düşünceleri büyütür Mergen.
— Gürültü içinde cevaplar karışır. Ama sessizlikte olgunlaşır.
Mergen defterini açtı.
Bugün sadece tek bir cümle yazdı:
“Bazen cevap, sessizliğin içinden çıkar.”
Ertesi gün okulda öğretmen tekrar sordu:
— Dün sorumuza cevap veremeyenler varsa, bugün paylaşabilir.
Mergen gülümsedi.
— Ben çınar olmak isterdim. Çünkü çınar, önce sessiz büyür. Sonra gölgesiyle herkese fayda sağlar.
Sınıf bir an durdu.
Ve sonra herkes alkışladı.